Epoksi macun, doğrudan ham zemin üzerine uygulanmamalıdır. Macun uygulanacak zeminde mutlaka bir astar veya ara kat ürün bulunmalıdır. Ayrıca macun uygulamasından önce zemini mutlaka zımparalamak gerekmektedir. Kademe kademe yapılacak macun uygulamalarında, katlar arasında da zeminler zımparalanmalıdır. Kaliteli epoksi macunlar solvent içermediklerinden dolayı sadece zımpara yapılmış yüzeylere yapışmaktadır. Macun uygulamasından sonra, macunlu yüzey yine uygun bir ara kat veya astar ile boyanmalı ve korumasız bırakılmamalıdır. İçeriğindeki dolgular sebebiyle epoksi macunlar kuruduktan sonra mikro gözenekli bir yapı oluştururlar ve uygun bir ara kat ile koruma altına alınmayan macunlu yüzeyler nem ve diğer kirlilikleri emme eğilimi göstermektedir. Özellikle aşırı nemli ve yağışlı havalarda macun işlemleri yapılırken, zımparadan sonra bir süre ortamı ısıtıp, zemini kurutup nemini atmak gerekmektedir.

Epoksi macunlar, tüm diğer epoksi esaslı boya ve kaplamalar gibi kuruma ve kürlenme aşamasında sıcaklığa ihtiyaç duymaktadır. Özellikle 10 derece altındaki sıcaklıklarda macunun kuruması ve zımparaya gelme süresi çok uzamaktadır. Eğer imkan var ise kış koşullarında, epoksi macun uygulaması sırasında ve sonrasında uygulama yapılan ortamı 25-30 derece sıcaklığa çıkararak macunun kuruma aşamasını normale çekmek gerekmektedir. Epoksi macunların son sertliğine ulaşması 50 derece üzerindeki sıcaklıkların etkisi altında kalmaları gerekir. Uygulama sonrasında gerçekleşecek tam kurumaya bağlı zemin oturmalarını minimuma indirmek için eğer imkan var ise epoksi macun uygulanmış zeminleri belirli bir süre 50-70 derece sıcaklıkta tutmak gerekmektedir. Bu gibi sıcaklıklara maruz kalan epoksi macunlar tam kurumasını ve zemin oturmasını gerçekleştireceği için üzerlerine yapılacak boya işlemlerinden sonra gerçekleşecek zemin oturmaları göz ile fark edilemeyecek kadar minimum olacaktır.

Günümüzde yatlarda koyu renklerin daha fazla tercih edilmesi, üretilen yatların boylarındaki artış ve yatların gövde formlarında daha çok kıvrımlı hatların kullanılmaya başlanması ile macun seçimi daha da büyük önem kazanmıştır. Kaliteli macun markaları, ürünlerini günümüzün zorlu koşullarına göre adapte etmeye çalışmaktadır. Yine de dünyaca ünlü markaların ürünlerinin kullanıldığı büyük projelerde bile macunlarda çatlama, çökme, kırılma gibi sorunlar görülmektedir ve telafisi zor hasarlar ortaya çıkabilmektedir. Aşırı kalın macun uygulamaları, yat zeminlerindeki aşırı esnemeler, hammadde kaynaklarındaki değişiklikler, proje süreçlerindeki hızlı üretim baskısı, hatta değişen iklim koşulları bu problemlerin çok sık ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Yat üreticileri de bu durumda macun sistemi için sürekli bir arayış içerisindedir ve ürünleri bu gibi problemler ortaya çıkarmamış, büyük referans projeler sunabilen ve macunları zorlu test şartlarını geçebilen markaların epoksi macun sistemlerine yönelmektedirler.

Tabii, ticari olarak anlamlı bir epoksi macun ortaya çıkabilmesi için bu özelliklerin yanında düşük üretim maliyetini de göz önünde bulundurmak gerekmektedir. Macun markaları açısından görüleceği gibi bu şartların hepsini yüksek oranda sağlayabilmesi oldukça zordur ve önemli bir bilgi birikimi ve tecrübe ile mümkün olabilmektedir.